Girit Mutfağı
Girit 1669 da Osmanlı hakimiyetine girmiştir. 1913 yılında ise Yunanistan'a ilhak edilmiştir. Bu nedenle yaklaşık 120 bin Türk nüfusu daha ziyade Ege ve Akdeniz kıyılarına göçerek yerleşmiştir.
Girit Türklerinin mutfağı tek cümle ile doğal beslenmeye dayanır.Temelinin otlar ve zeytinyağı oluşturur. Girit'lilerin çoğu sağlıklı ve uzun ömürlüdür. Girit sofrasını yeşil sofra olarak nitelemek mümkündür. Çünkü daima yeşillik vardır. Giritliler sofrada yeşillik yoksa sofraya oturmayız derler.
Sofraları tertipli ve zengindir. Yemekli misafir ağırlamayı çok severler. Kadın veya erkek aile büyüğü buyrun demeden yemeğe başlamazlar.Hiçbir zaman boğazlarından kesmez herşeyin en iyisini alırlar. Yemekleri taze olarak tüketmeyi sevdikleri için günlük yaparlar.
Giritlilerin etsiz zeytinyağlı yemekleri karşısında yerliler etsiz yemek mi olur derlerdi. Giritliler dana etini bilmezler. Her zaman kuzu etini tercih ederler. Elbasan tava meşhur yemeklerindendir. Baliği çok severler ve çok çeşitli şekillerde tüketirler. Buğulamayı tercih ederler. Lakerda, çiroz ve tuzlama sardalyaya düşkün olurlar. Pilavı zeytinyağı ile yaparlar. Domatesli zeytinyağlı pilavları çok lezzetli olur. Çorbalardan balık ve un çorbalarını ağırlıklı yaparlar.
Dolmaları ve sarmaları zeytinyağlı ve etli yaparlar, kavurma dolmayı bilmezler. Pirinci çiğden hazırlarlar. Yaprak sarması ve kabak çiçeği dolması çok lezzetli olur ve hatta çerez gibi yenilir ve ikram edilir.
Ispanaklı, gelincik, peynir, kıymalı börek yaparlar. Kabak börekleri, çullama böreği lezzetli olur, kabak mücveri ve favayı çok yaparlar.Fava baklava gibi kesilerek üzerine zeytinyağı gezdirilir. Tuzlama sardalyalı çoban salatası ile servis yapılır.
Tatlılardan süt tatlılarını tercih ederler. Un, şeker süt kaymağından kavrularak yapılan ıstaka'ları vardır. Hamur tatlılarından kalburabastı Lorlu pidesi ile kabak tatlıları çok güzel olur.
Giritli Türklerin yedikleri otların başında; radika, turpotu, şevketibostan, arapsaçı, sarmaşık, labada, hardal, ebegümeci, istifno, gelincik ve sirken otudur. Ayrıntı buradan okunabilir.
Otlar taze haşlanmış, salata olarak veya zeytinyağlı yemeği yapılarak yanilir.Haşlanmış olanların üzerine zeytinyağı ve limon suyu eklenir. Otler beslenme yönünden çok yararlı olup protein ve karbonhidrat bakımından fakirdirler. Çok az yağ ihtiva ederler. Su oranı yüksek olup vitamin ve mineral tuzlar yönünden zengindirler.
0 yorum:
Yorum Gönder